Yer Yüzünde Yaşayacak Yer Kalmadığında!
İnsanoğlu tüketim çılgınlığına bilinçsizce devam ederken pek de uzak olmayan bir gelecekte yeryüzünde yaşanılabilecek yerler azaldığında insanlar Su altında ki evlerde hayatlarını sürdürecekler.
Su altına yönelmede ki en büyük etmen suların yükselmesi ve bir çok şehrin sular altında kalacak olması. Japonya bunun ilk adımlarını atarak 2035 yılında açılması planlanan ilk su şehrini tanıttı.Şirketten açıklanan plana göre orta kısımda 15 kilometre uzunluğunda spiral şeklinde iş ve yaşam alanları ile birlikte otel odalarının olacağı ikinci bölüm bulunuyor. Bu bölüm 5 bin kişinin yaşayabileceği kapasitede olacak. Sualtında 3 ile 4 bin metre derinlikte ise spiralin bağlanacağı en alt kısım olan “dünya-fabrikası” bulunacak. Burası ise araştırma ve enerji merkezi olarak kullanılacak. Bu fabrikada “metanojen” ismi verilen mikro organizmalar kullanılarak karbondioksitten metan gazı üretilecek.
Bir diğer projesine H2OME olarak bilinen bu evler, su altına ikizmini birleştirerek. Özel iskele vasıtasıyla sahilden ulaşılabilen bu eve, su altına oturabilen sarmal merdiven ya da merkezi asansör ile giriş yapmak mümkün olacak. Yatak odası, banyo ve açık bir salon, mutfak, kütüphane, ofis alanı, bir dizi okyanus izleme alanından meydana gelecek.
Denize bakan bütün duvarlarında akrilik paneller kullanılıp Böylelikle ev sakinlerine okyanusun panoramik manzarasına sahip olma izni verilecek. H2OME’nin elektrik ve taze su ihtiyacını kendi kendine karşılayabilecek olması da yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı su altı evleri için bir artı olacak.
İnsanoğlunun yaşayacak başka yerler arayışı içinde olmasının en büyük kanıtı “Mars One” projesi. İlk koloniyi Mars da kuracak kişiler çoktan belirlendi ve 10 yıl sürecek bir eğitimden geçmeye başladılar. Bu geri dönüşü olmayan yolculuk insanlık için önemli bir adım olacaktır.
